22
international
construction
Türkiye
Ekim
2013
Dünyada ilk 200
rapor
Ülkeler bazında durum
En büyük ve karlı yükleniciler hangi ülkelerden?
2014’te bu iki ülkeden daha fazla isim içerebilir. Aynı
temelde, Avrupa’daki durgunluğun ise tersi yönde etki
yaratmasın bekleyebiliriz.
Belki en yakından takip edilmesi gereken gelişme
ise, Çinli grupların ortaya koyacağı gidişat olacak.
Bu dev şirketlerin yapacağı hamleler, pazarın sağlık
durumu ve Çin’de bu yıl boyunca uygulanan mali
sıkılaştırma önlemlerinin etkileri hakkında bizlere
önemli fikirler verecektir.
G
eçtiğimiz yıl pek çok Çinli yüklenicinin gelirl-
erinde düşüş yaşansa da, ülkenin en büyük
üç isminin sergilediği sağlam büyüme, İlk
200’ün toplam geliri içinde Çinli firmaların payını bir
miktar artırarak %23,2’den %23,7’ye çıkardı.
Japon yükleniciler de benzer şekilde toplam
gelir içindeki paylarını %14,2’den %15’e yükseltmiş
durumda. Amerikalı şirketlerin ise %12,1’den
%12,0’ye inerek paylarını neredeyse koruduğunu
görüyoruz.
Sayısız şirketin faaliyet gösterdiği bu kadar
büyük bir sektörde, ülkeler bazında bu tip yıllık
değişimlerin küçük ölçekte kalması normal. Ancak,
daha uzun bir zaman ölçeğinde bakıldığında, çarpıcı
bilgiler elde edilebiliyor.
Bundan beş yıl önce, 2008 yılı İlk 200
sıralamasında en büyük pay %19,9 ile ABD’li firma-
lara aitti. Onları %15,5 ile Japon ve %9,9 ile Fransız
firmaları takip etmekteydi. Çinli yükleniciler ise yüzde
9,7’lik paylarıyla dördüncü sıradaydı.
Küresel büyüme
İlk 200’ün geçtiğimiz yılki sıralamada 1.483 milyar
$ olan toplam geliri, bu yıl %3,1’lik artışla 1.529
milyar $’ı buldu. Bu, İlk 200’deki firmaların ortalama
yıllık gelirinin 7,41 milyar $’dan 7,65 $’a yükselmesi
anlamına geliyor.
Ancak, bu yükselişin istihdama yansıdığını
söylemek mümkün değil. İlk 200’deki şirketlerin
ortalama çalışan sayısı 2012’de sadece %0,6 artarak
23.762’den 23.899’a çıktı. Firmaların bazılar çalışan
sayısı hakkında bilgi vermemiş olsa da, ortalama-
lardan yola çıkarak, bu gurubun toplam 4.78 milyon
kişi istihdam ettiğini söyleyebiliriz.
Şirket büyüklüğü bakımından, Çinli firmalar açık
ara önde. Sıralamaya girmeyi başaran Çinli firmaların
ortalama geliri 33 milyar $ ve ortalama çalışan sayısı
da 125.085 kişi düzeyinde. Ne var ki bu rakamlarda
aslan payı tepedeki üçlüye ait. Üç büyük Çinli, 237
milyar $’lık gelirle İlk 200’ün %15,5’ini ve 825.000
çalışanla da %17,3’ünü temsil eder durumda.
Ancak, devasa büyüklüklerine karşın, kârlılık
bakımından Çinli yükleniciler İlk 200’ün en alt
basamaklarında yer alıyor. Listenin ortalama %4,30
olan işletme kârı, Çinli firmalarda %3,63’e geriliyor.
Japonya, Güney Kore, Avustralya ve çoğu Avrupa
ülkesi de ortalamanın altında kalan diğer ülkeler
arasında. Kârlılık en başarılı ortalamayı ABD’li,
Brezilyalı, Hintli, Meksikalı ve Mısırlı yüklenicilerin
elde ettiğini, Türkiye ve Rusya gibi başka yükselen
pazarların da sağlıklı kâr oranlarına ulaştığını görüy-
oruz. Son olarak, ilk 200’de yer alan firmaların
yaklaşık %75’inin gelişmiş ülkelerden olduğunu
ve bunların toplam gelirden %70’lik pay aldığını
belirtelim. Geri kalan 50 kadar yüklenicinin zaten
11’i Çinli olduğu için, görece az gelişmiş pazarları
temsil eden firma sayısının sadece 40 dolayında
olduğunu görüyoruz. Üstelik, bu firmalar genellikle
ölçek bakımından da geride kalıyor. İlk 200’ün
ortalama geliri 7,65 milyar $ olduğu halde, görece
az gelişmiş ülkelerdeki yüklenicilerde bu tutar 3
milyar $’ın altına iniyor.
D
ünyanın en büyük yüklenicilerini gösteren
sıralama, 2012’de elde edilmiş gelirler temel
alınarak hazırlandı. İlk 200’ün 1.530 milyar $’lık
gelir toplamı ise yeni bir rekor anlamına geliyor.
Grafik, on yıl geriye kadar giderek, İlk 100’ün gelirleri
ve kârlılığındaki eğilimleri ortaya koymakta. Yıllık
ciroların, küresel durgunluk döneminde bile daima
yükseldiğini görmek şaşırtıcı. İlk 100’ün toplam
gelirleri, 2012’de de %4’lük artışla 1.292 milyar $’a
ulaşmış durumda.
Ancak, gelirler sürekli artarken, sektördeki kârlılık
düzeyinin ekonomik gelişmelere karşı daha hassas
olduğunu gözlemliyoruz. İlk 100’ün işletme kâr oranı,
2006’da %6,2 ile zirve yapmıştı. Sonrasında ise, önce
Amerikan konut pazarında yaşanan düşüş, ardından
ortaya çıkan küresel durgunluk nedeniyle kârlılıkta
sert bir gerileme kaydedildi. 2011 İlk 200 listesinde
görüldüğü gibi, 2010’da bir iyileşme yaşansa da,
devamında kâr oranının düz bir seyre oturduğu gö-
zlendi. Sektörün 2012’deki kârlılığı, 2011’e göre %0,1
düşerek %4,4 düzeyinde gerçekleşti.
İlk 100 için kârlılıktaki bu düşüş ve gelirlerdeki %4’lük
artış, pazar koşullarının bu şirketler için hâlâ çok
elverişli olmadığı fikrini veriyor. Sektörün tümünde
aynı durumun geçerli olup olmadığı ise tartışmalı.
Zira, küresel inşaat üretimi 7.500 milyar $ düzeyinde
ve sektörün en büyük 100 şirketi bu toplam içinde
sadece 17’lik bir paya sahip.
Bu istatistik, aynı zamanda dünya inşaat pazarının
parçalı ve dağınık yapısı hakkında da bir şeyler söyle-
mekte. İlk 100 şirketin sadece %17 ve ilk 200 şirketin
%20 paya sahip olduğu başka bir sektör daha bulmak
hiç kolay değildir. Sektörün en büyüğü olan CSCEC’in
gelirleri, geçtiğimiz yıl dünya inşaat üretiminin yalnızca
%1,1’ine karşılık düşüyordu. Pazar liderinin %1,1’lik
payla yetindiği başka bir alana rastlamak güç.
Küresel değişiklikler
Sektörde kârlılık hala zayıf
ICT
Türkiye’den iki şirket listede
Türk müteahhitlik firmalarının uluslararası alanda ortaya
koydukları başarı bu listede de kendini gösterdi. İlk 200
listesinde iki Türk firma yer aldı. Bunlardan Enka listeye
65. sıradan girerken Tekfen Holding ise 153 sıradan
listeye girdi.